-
1 altın
altın Gold n; Goldstück n; adj golden, Gold-;altın arayıcısı Goldgräber m;altın bilezik Goldarmband n; fig lukrativ, eine Goldgrube;altın çağ(ı) goldene(s) Zeitalter n;altın esası Goldstandard m;altın değerinde Gold wert;altın dünyası Eldorado n;altın kesmek steinreich sein; Geld machen;altın külçesi Goldbarren m;altınküpü fig Geldsack m;altın sikke Goldmünze f;altın stoku (a rezervi) Goldvorrat m;altın yaldızlı vergoldet;altınlar Goldmünzen f/pl;külçe altın Barrengold n
См. также в других словарях:
altın kesmek — çok para kazanır olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
altın — is., kim. 1) Atom sayısı 79, atom ağırlığı 196,9 olan, 1064 °C de eriyen, kolay işlenen, yüksek değerli, paslanmaz element, zer (simgesi Au) Altın çok eski zamanlardan beri para basımında kullanılmaktadır. 2) sf. Bu elementten yapılmış Müsteşar,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
su — 1. is., yu Sutaşı 2. is., yu 1) Hidrojenle oksijenden oluşan, sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab Dere suyu tekmil çamur. Halk kuyu suyu içmek mecburiyetinde... R. N. Güntekin 2) Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çalmak — i, e, ar 1) Başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak İngiliz cephesinden at kaçırıp bize satan bedeviler dönüşlerinde bizim atlarımızı çalıp İngilizlere satarlardı. F. R. Atay 2) Vurarak veya sürterek ses çıkartmak Bir yandan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tırtıl — 1. is. 1) Çevresinde kertikler bulunan ve işlenecek parça üzerine bastırılarak bu kertiklerin izini parçaya basmaya yarayan çelik disk 2) Pulların veya metal paraların kenarındaki kertikleri oluşturan çıkıntılardan her biri Bu pulların… … Çağatay Osmanlı Sözlük